Dersler Progress:

Modül 1 – Yani gıda sistemini değiştirmek istiyorsunuz!​

4. Kurucu ortağa sahip olmaya dair girişimci tanıklığı

“Kurucu ortaklarım yolun yarısında ayrıldı. Birlikte çalışmaya başlarken bunları düşünmeniz çok önemli. Bir süre sonra ayrılırsanız, para vs. konularda her zaman tartışmalar yaşanacaktır. Bunu etrafımdaki tüm örneklerde görüyorum. Büyük kavgaları önlemek için her şeyi kâğıda dökün.”

– Chantal, Kromkommer Kurucu Ortağı

“Bir kurucu ortağa sahip olmak çok önemli. Bırakın tek başınıza yapmayı, bence bir kurucu ortakla bile bir işletme kurmak çılgın olduğunuz anlamına geliyor. İlk aşamalarda yapacağınız en önemli işlerden biri bilmediğiniz şeylerin farkına varmak, ki bu muhtemelen çok fazla sayıda olacak, ve masaya getirdiğiniz şeyi tamamlayabilecek birini bulmak. Ayrıca, böyle daha eğlenceli olacaktır… Başarınızı başka biriyle paylaşacak ve işler o kadar iyi gitmediğinde birbirinize terapi yapabileceksiniz.”

– Dan Kurzrock, Regrained Kurucu Ortağı & Tahıl Sorumlusu

Startup dağı

(https://john.onolan.org/vision/)

Bir startup başlatmak, yukarıyı değil sadece önünüzü görebildiğiniz bir dağa tırmanmak gibidir. (…) Başarıya doğru iyi bir ilerleme gerçekleştirdiğinizi düşündüğünüz her seferinde, devasa bir hendeğin farkına varacak ve zamanınızı ve enerjinizi harcadığınız şeylerin yarısının yanlış olduğunu anlayacaksınız. Bu sizi şu anda olduğunuz yere götürdü, ama dağda daha fazla ilerleyemeyeceksiniz. Her seferinde “tamam, artık anladım” diye düşüneceksiniz – ve ardından bir sonraki hendeğe rastlayacaksınız. Lanet olsun. Bir ölçüde, bu bir lütuftur. Yukarı bakıp dağın ne kadar yüksek olduğunu görebilseydiniz – muhtemelen tırmanmaya hiç başlamayacaktınız. Buna karşılık, bir startup’ın başarısının büyük bir bölümü mümkün olduğu kadar uzağa bakabilme becerisidir. İnsanlar kurucunun “vizyonundan” bahsederken – bunu dağda yukarı doğru bakabilme yeteneği olarak düşünmeyi seviyorum. Mümkün olduğu kadar çok hendekten kaçınmak ve tek bir izole zirveye götürmeyen bir patikada kalabilmek. Geri kalanı sanırım, kaç kez “lanet olsun” diyebileceğiniz. – ve yola devam etmeniz.”

(John O’Nolan).